Eski bir katamaran denizcisi olarak, denize, dalga üzerinde aşağı yukarı hareket (yunuslama) ve yuvarlanmanın denizdeki gemileri nasıl etkilediğine karşı sağlıklı bir saygım var. Elbette günümüzde daha büyük deniz gemileri için, ister Şirket Veri Tabanları, E-posta ve/veya Bulut Sunucuları, ister Navigasyon Sistemleri vb. Sunucular ile karadaki Radyo Frekansı Baz İstasyonlarını kullanarak iletişim kurma yeteneği norm haline geldi.
Mobil İnternet Servis Sağlayıcıları, yalnızca Sahil Toplulukları, Kıyı Şehirleri ve Limanlara hizmet sağlama fırsatını değil, aynı zamanda bu yetenekleri, daha önce de belirtildiği gibi, genellikle ‘kıyıya yakın’ olarak bilinen, karadaki Baz İstasyonlarının erişimindeki suları geçen deniz taşıtlarına da genişletme fırsatını fark ettiler. Bu, tekne sahibi için harika olsa da, çalkantılı denizler gibi olumsuz hava koşullarında sinyal alabilme konusunda belirli bir bağımlılık yaratır.
Çalkantılı denizler için en önemli husus, elbette Geminin Pitch (öne-arkaya) ve Roll (sağa sola) yatma’ dır. Bu, teknede kurulu Anten/Antenlerin ‘Yükseklik’ veya ‘dikey açıklığı’ için bir gereksinim oluşturur.